S.S.S.

Merak Ettikleriniz İçin Hızlı ve Güvenilir Yanıtlar

Sıkça Sorulan Sorular

Sıkça Sorulan Sorular

Ameliyat öncesi kan tahlilleri, EKG, akciğer grafisi ve endoskopi gibi testler yapılır. Ayrıca hastaların diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıklarının kontrol altında olup olmadığına bakılır. Psikolojik değerlendirme de sürecin bir parçası olabilir.

İlk birkaç hafta sıvı ve püre kıvamında yiyecekler tüketilir. Sonrasında yavaş yavaş katı yiyeceklere geçilir. Küçük porsiyonlarla sık aralıklarla beslenmek önemlidir. Ayrıca protein ağırlıklı bir diyet önerilir ve yağlı, şekerli gıdalardan kaçınılması gereklidir.

İlk altı ay, en hızlı kilo verilen dönemdir. Genellikle ameliyattan sonra ilk bir yıl içinde hastalar fazla kilolarının %50-70'ini kaybederler. Kilo verme hızı kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

Ameliyat sonrası demir, B12 vitamini, D vitamini ve kalsiyum gibi takviyeler alınması gerekebilir. Çünkü mide hacmi küçüldüğü için bu vitamin ve minerallerin emilimi azalabilir. Düzenli doktor kontrolünde bu takviyeler ayarlanır.

Hafif yürüyüşler ameliyattan kısa süre sonra başlanabilir. Ancak ağır egzersizlere ve direnç antrenmanlarına genellikle 6-8 hafta sonra başlanması önerilir. Egzersizler, doktor ve diyetisyen tarafından önerilen şekilde yapılmalıdır.

Ameliyat sonrasında kilo alımını önlemek için sağlıklı bir beslenme planı ve düzenli egzersiz programına sadık kalmak çok önemlidir. Ayrıca, psikolojik destek almak ve yeme alışkanlıklarını uzun vadede değiştirmek gerekir.

Obezite cerrahisi sonrası yaşam tarzı değişikliklerine uyum sağlamak zor olabilir. Bu süreçte psikolojik destek almak, kilo verme hedeflerine ulaşmada ve yeni beslenme düzenine uyum sağlama konusunda yardımcı olabilir.

Şiddetli psikiyatrik hastalıklar, ciddi kalp ve akciğer hastalıkları, bağımlılık sorunları olan hastalar ameliyat için uygun olmayabilir. Ayrıca, ameliyat öncesinde yeterli hazırlık yapmayan veya gerekli yaşam tarzı değişikliklerini benimsemeyen hastalarda ameliyat önerilmez.

Laparoskopik cerrahi, minimal invaziv bir tekniktir. Daha küçük kesilerle yapılır, bu da daha az ağrı, daha kısa hastanede kalış süresi, daha az enfeksiyon riski ve daha hızlı iyileşme sağlar. Estetik olarak da daha küçük yara izleri bırakır.

İyileşme süreci ameliyatın türüne bağlı olarak değişir. Hastaların ameliyat sonrası dönemde düzenli doktor kontrollerine gitmesi, reçete edilen ilaçları kullanması ve belirtilen süre boyunca dinlenmesi önemlidir. Ayrıca, ağır aktivitelerden kaçınmak ve önerilen diyet programına uymak da iyileşme sürecini hızlandırabilir.

Tüp mide ameliyatından sonraki ilk altı ay, genellikle en fazla kilo kaybının yaşandığı dönemdir. Bu süre zarfında hastalar, sağlıklı bir diyet ve düzenli fiziksel aktivite ile önemli bir kilo kaybı yaşayabilirler. Uzun vadeli kilo kaybı, hastanın yaşam tarzına ve beslenme alışkanlıklarına bağlıdır.

Tüp mide, obeziteyi kontrol altına almak için etkili bir yöntemdir; ancak kalıcı kilo kaybı için sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesi şarttır. Hastaların, ameliyat sonrası diyetlerine ve egzersiz programlarına uymaları, başarı oranını artırır. Ameliyat sonrası destek grupları ve takip randevuları, hastaların motivasyonunu artırmada önemli bir rol oynar.

Mide balonu genellikle 6 ay ile 1 yıl arasında mide içinde kalır. Bu süre zarfında hastalar, diyet ve yaşam tarzlarını değiştirerek kilo vermeye devam eder. Süre sonunda balonun çıkarılması, endoskopik bir işlemle gerçekleştirilir.

Mide balonunun olası yan etkileri arasında mide bulantısı, kusma, karın ağrısı ve reflü yer alır. Bu yan etkiler genellikle geçicidir ve hastalar, zamanla bu durumları aşabilir. Ancak, bu tür yan etkilerin ortaya çıkması durumunda doktorla iletişime geçmek önemlidir.

Mide balonu, vücut kitle indeksi (VKİ) 27'nin üzerinde olan ve kilo vermede zorlanan kişiler için uygundur. Diyet ve egzersizle kilo veremeyen, cerrahi müdahaleden kaçınan ya da cerrahiye uygun olmayan hastalar için etkili bir yöntem olabilir.

Tüp mide ameliyatı sonrası hastalar genellikle ilk 1-2 yıl içinde fazla kilolarının %60-70'ini verebilirler. Kilo kaybı, ameliyat sonrasında yapılan diyet ve yaşam tarzı değişikliklerine uyumla doğru orantılıdır.

Değişiminiz İçin Hazır Mısınız?

Sağlıklı bir geleceğe adım atmak hiç bu kadar kolay olmamıştı. Obezite cerrahisi ve genel cerrahi alanında uzman olan Dr. Hanifi Önalan, sizin için en doğru tedavi yöntemini belirlemek adına her zaman yanınızda. Aşağıdaki formu doldurarak bize ulaşın ve yeni bir başlangıç için ilk adımı atın!